Dillerden düşmeyen 12 Arapça ifade
Dil öğrenmenin belki de en güzel yanı, daha önceden kullanmadığınız yeni ifadeler edinmek. Hani "tercüme edilemeyen sözcükler" listeleri oluyor ya, orada aslında "çevrilemeyen", kültür ve gündelik yaşam. Sofrayı kurduktan sonra misafirlere "please, help yourself" demenin Türkçede bir karşılığı yok mesela; "buyrun, çekinmeden alın yemeğinizi" deseniz bile bu ne kadar kullanılıyor, anlamı ne kadar karşılıyor? Ya da yemeği yapana muhakkak dediğimiz "ellerine sağlık". Emeğe minnet duymanın ifadesi türlü türlü, haliyle Norveçliler sofradan kalkarken "takk for maten" diyor, "yemek için teşekkürler." Ürdün'de yaşamaya ve Arapça öğrenmeye başladıktan beri dilimin bir parçası olan, bunları bilmeyenlerin yanında kullanamadığım için eksikliğini duyduğum yaygın ifadeler var. Bazılarına Türkçeden aşina olduğumuz ama farklı kullanılan bu ifadeleri sizlere tanıtmak, beraberindeki kültürel kodları açıklamak istiyorum. Yallah...