Norveç'in anlatılmayan yanları - 2
Peki, nasıl yaşıyor Norveç'in insanı?
Havalara girmemek
Norveçliler mütevazı insanlar, öyle de yaşıyorlar. Ekonomik durumu ne olursa olsun çoğu insanın öğle yemeği, ekmek arası tereyağı ve peynirden ibaret. Giyim-kuşam çok sade; lüks ya da gösterişten ziyade ihtiyacı karşılamak için alışveriş yapıyorlar. Patronu da işçisi de, ünlüsü de seyircisi de toplu ulaşım kullanıyor, kimin "ne" olduğu görüntüsünden pek anlaşılmıyor.
Kendi işini görmek
Haneye yönelik kapıcılık, temizlikçilik gibi meslekler yok denecek kadar az. Çünkü insanlar "eli ayağı tuttuğu için" kendi sorumluluklarını başkalarına yıkmaktan özel alanda da kaçınıyor. Başbakan dahil kendi evini kendi temizliyor, akşam ne yiyeceğini kendisi düşünüyor, hazırlıyor. Haliyle hayat genel anlamda daha pratik olacak şekilde düzenleniyor, insanlar zamanlarını daha iyi planlıyor.
Cinsiyeti rafa kaldırmak
Norveç toplumu kadın-erkek ayrımının en az olduğu toplumlardan biri. Bu da öyle gökten zembille inmemiş. Anaokullarının kadınları çalışma hayatına dahil edecek bir politika olarak yaygınlaştırılması, her meslek alanında kadın-erkek oranının dengeli gitmesine yönelik düzenlemeler ve cinsiyetçiliğe göz yumulmaması bunun en temel ayakları.
Çözüm odaklı hareket etmek
Norveç siyaseti beylik lafları bağıra bağıra, uzata uzata tekrar eden siyasetçiler yerine her konu için araştırma raporları hazırlatan, bulgular üzerinden argümanlarla tartışmaya açılan, "devrim yapacaz" genişliğinde hedeflerden ziyade olabildiğince mikro ve yerel sorunları odağına taşıyan bir ortama sahip. İş hayatında da her durumu duygusallaştırıp kişiselleştirmeden açık ve kurallara uygun bir şekilde halletmeyi önemsiyorlar.